|
Gebelik Öncesi
Beslenme
Gebelik
anne ve bebek sağlığını beraber etkileyen bir süreçtir şüphesiz. Anne,
beslenmesinden fiziksel aktivitesine, psikolojik durumundan vücut
ağırlığına, ilaç kullanımından alkol ,sigara kullanımına kadar yaşamındaki
tüm detaylarda bebeğinin gelişimi etkileyebilecek konulara çok dikkat
etmelidir. Günümüzde, annenin gebe iken dinlediği müzik tarzının bebeğin
ruhsal gelişimde rol oynadığı belirtilmektedir. Böyle bir durumda anne
beslenmesinin bebek için ne kadar çok önemli olduğu şüphesiz bir gerçektir.
Annenin besin seçimlerinin gebelik sürecinde çok önemli olduğunu, doğru
beslenmenin bebeğin sağlıklı gelişimini sağladığını, birçok hastalık riskini
azalttığı bilinmktedir. Fakat bilinmesi gereken çok önemli bir konu,
hamilelik öncesi beslenme durumunun da gebeliğe yansıdığıdır. Gebelik
öncesi dönemdeki vücudun sağlık durumunu etkileyen en büyük etmenlerden
biri beslenmemizdir. Vitamin ve mineraller açısından vücut depoları
hamilelikte bebek için kullanılmaları için mutlaka yeterli olmalıdır.
Hamilelik süresinde alınan ek vitamin, minerallerin bebeğe en iyi şekilde
fayda sağlayabilmesi için annenin vücut depolarının yeterli olması
dönemlidir.
Çocukluk yaşlarda ve ergenlik dönemde beslenme durumu ileriki yaşlardaki
sağlık durumunu etkileyen etmenlerdendir. Bu yaşlarda yetersiz ve dengesiz
beslenen geleceğin anneleri, hamilelik dönemlerinde de sorunlar
yaşayabilmektedir.
Hamilelik öncesi dönemde beslenmeyi etkileyebilecek risk faktörlerini anne
adayı gözden geçirmeli gebeliği planlanma döneminde bu risk faktörlerine
yönelik önlemler belirlenmelidir. Risk faktörlerini ise şu şekilde
sıralayabiliriz;Anemi, Kronik veya metabolik hastalıklar, Besin olmayan
yiyecek tüketimi, Beslenme bozuklukları, Fazla egzersiz, Besin desteklerinin
fazla kullanımı, Besin alerjisi , Hormon eksikliği, Eğitim azlığı, Gelir
azlığı, Motivasyon eksikliği, Beslenme bilgisinin azlığı, Uzun dönem doğum
kontrol hapı kullanımı, Obezite, Sınırlı diyet şekilleri, Sigara, alkol,
madde kullanımı, Zayıflık.
Folik asit gebelik öncesi kullanılmalı mı??
Gebelik öncesi dönemde folik asit alım düzeyi, bebekte nöral tüp defektini
(bebeğin beyin ve omurilik yapılanmasındaki bozukluk) etkileyen en önemli
etmenlerdendir.Günlük 0.4 mg folik asid alımı gereksinimi karşılamaktadır.
Folik asit besinlerle de alınabilir fakat bayanlarda alım düzeyi önemli
olduğundan tablet olarak 0.4 mg/gün alımı önerilmektedir. Koyu yeşil
yapraklı sebzeler, karaciğer, yumurta, brokoli, bezelye, kuru fasulye,
fıstık, badem ve maya folik asitin için önemli kaynaklarıdır. Taze
sebzelerin saklama koşullarına bağlı folik asit kaybı 3 günde %70’e
çıkabilir. Özellikle evde dondurulmuş sebze ve meyvelerde, uzun süre
buzdolabında saklandıktan sonra tüketilen sebze ve meyvelerde folik asit
kaybı sanılandan da çok fazladır. Sigara içimi, aşırı alkol tüketimi, doğum
kontrol hapı kullanımı gibi davranışsal faktörler de vücut folik asit
düzeyini önemli bir şekilde etkilemektedir.
Demir kullanımı hamilelik öncesi ne kadar önemli??
Gebelik öncesi dönemden itibaren demir içeriği düşük, bitkisel yiyeceklerin
ağırlıkta olduğu, tek yönlü beslenme tarzını alışkanlık haline getirmiş
bayanlarda demir eksikliği sık görülmektedir. Bu annelerin bebeklerinin
düşük doğum ağılıklı veya prematüre olma riskleri yüksek belirlenmiştir.Son
zamanlarda kırmızı et tüketilmemesi gereken bir yiyecek olarak
gösterilmektedir. Oysa kırmızı et tüketim sıklığı ve miktarı doğru olduğu
taktirde kaliteli protein, demir, çinko, B12 vitamininin önemli kaynağıdır.
Aneminin sık görüldüğü ülkemizde kırmızı et tüketiminin önemli olduğunu
bilinmelidir ancak tüketim sıklığı haftada ortalama 2 kez olacak şekilde
tüketilmelidir. Karaciğer, kırmızı et, tavuk, balık, yumurta, yeşil yapraklı
sebzeler, brokoli, kuru kayısı, pekmez, kurubaklagil, tahıllar, kuruyemişler
demirin önemli kaynaklarıdır.
Demirin yiyeceklerde ne kadar bulunduğundan çok vücut tarafından gerektiği
gibi kullanılabilirliği önemlidir. Bu nedenle demirin en önemli kaynağı et
ve et ürünleridir. C vitamini demirin vücutta kullanılmasında yardımcı iken
, kalsiyum, yüksek miktarda posa, tahıllarda fıtat adlı bileşen, kafein, çay
vb. bileşenler demirin emilimini engellemektedir. Bu nedenle özellikle
demir eksikliği oluşmuş kadınlar, demir kaynaklarını tüketirken aynı anda
süt ve süt ürünlerini, kafein içerikli kahve, koyu çay tüketmemeye,
ekmeklerini kepek ekmeği yerine yulaf, tam buğday ekmeği tüketmeye ve
yemeklerinin yanında sebze, meyve gibi C vitamini kaynaklarını tüketmeye
özelikle dikkat etmelidirler.
Kalsiyum alınmalı mı??
Kalsiyum özellikler kadınlar için çok önemlidir. Vücutta kalsiyum düzeyinin
yeterli bulunması gebelik döneminde bebeğin kalsiyum kullanımının arttığı
aylarda anneyi korur. Gebelikte dişlerin yapılarının bozulması annelere en
somut eksiklik belirtisidir.
Günlük kalsiyum ihtiyacı yetişkinler için 1000mg/ gün olarak belirlenmiştir.
Bu miktarda kalsiyumu günlük beslenmemizde 2 porsiyon süt/ yoğurt, peynir,
yeşil yapraklı sebzeler, brokoli, kuru baklagil tüketerek önemli ölçüde
karşılayabiliriz. Gebeliğin planlanması döneminde veya hamilelikte, süt
verme döneminde doktor kontrolünde ek kalsiyum alarak artan gereksinimi
karşılayabiliriz.
Geri
Hafta
Hafta Hamilelik Takibi
Boş,
Anembriyonik Gebelik, Hamilelik
Sezeryan
Nedenleri, Niçin Sezaryen Yapılamıdır?
|
|
|